25 Haziran 2012 Pazartesi

Objektifler




SLR, bas-çek ya da orta formatlı olsun fotoğraf makinelerimizin vazgeçilmez ve en önemli parçalarından biri olan objektif, film (ya da dijital sensör) üzerinde görüntü oluşturmaya yarayan mercek sistemleridir. Çekilen fotoğrafın görüntü kalitesini doğrudan etkileyen bir fotoğraf makinesi parçası olan objektifin mutlaka kaliteli olması gerekir. Kaliteli bir objektif sayesinde orta kaliteli ya da kalitesiz bir fotoğraf makinesiyle bile iyi sonuç alabilirsiniz. Ancak tam tersi bir durum mümkün değildir. Fotoğraf makinelerinin atası sayılabilecek sistemlerin ilk tasarlandığı yıllarda bir kutu üzerinde iğne deliği boyutlarında minik bir delik açılması ve bu delikten geçen görüntünün kutunun iç yüzeyinde görüntü oluşturması ile meydana gelen objektifler, bugün karmaşık ve yüksek teknoloji kullanan ürünler haline geldi. Objektifler, fotoğraflanacak cisim ya da alan üzerinden yansıyan ışığın kontrollü bir şekilde film üzerine yansıtma işlevini görürler. Kontrol mekanizmasına 'diyafram' adı verilir. Diyafram (insan gözünden esinlendiği için) gözümüzdeki iris gibi çalışır ve ışık miktarının denetlenmesini sağlar.

Genel özellikler

Birkaç mercekten oluşan sistemlerin bir araya gelmesi ile oluşan objektifler, üzerlerinde netlik ve diyafram ayarları bulunan ve film üzerinde görüntü oluşturmaya yarayan fotoğraf makinesi parçalarıdır. Günümüz modern objektifleri 8-10 hatta 16 mercekten meydana gelen sistemlerden oluşmaktadır. Bazı objektifler üzerinde, sarsıntıyı önlemek için sistemler bile bulunur. Yüksek teknoloji kullanarak üretilen objektiflerin satış fiyatı çoğu zaman ortalama bir fotoğraf makinesi fiyatından yüksektir. Ayrıca bazı objektiflerin üzerinde alan
derinliği tablosu da bulunur ve bu tablo kullanıcıya çekim sırasında yardımcı olur.

Bayonet ya da vida

Eski objektifler, fotoğraf makinesinin gövdesine vidalı bir sistem yardımı ile döndürülerek takılırken günümüz objektiflerinde bu sistem tamamen bırakılmış, yerine bayonet adı verilen ve çeyrek tur atılarak gövdeye sabitlenen sistemler kullanılmaya başlanmıştır. Bayonet sistemlerde diş atma ya da yanlış takma riski olmadığı için oluşabilecek sorunlar en aza indirilmiştir. Ayrıca modern objektiflerin fotoğraf makinesi ile bağlantısı da bayonet üzerindeki bağlantı noktaları ile yapılmaktadır. Bu bağlantılar yardımı ile makine ile haberleşen objektif, diyafram, netlik ve hatta sarsıntıyı engelleme sistemleri için bilgileri bu özel bağlantı noktaları yardımı ile fotoğraf makinesine aktarır. Ayrıca objektiflerin hemen hepsinde bulunan otomatik netleme sistemleri de objektif içinde konumlandırılmıştır. Hatta bazı objektiflerde bulunan minik motorlar, netleme gibi işlemlere yardımcı olmak üzere tasarlanmışlardır. Her marka fotoğraf makinesinin ayrı bir bayonet sistemi bulunur ve bir markanın objektifi diğer bir marka makineye uymaz. Örneğin Canon marka bir objektif Nikon marka makineye takılamaz. Bununla beraber her marka için ayrı ayrı üretim yapan firmalar da vardır (örneğin Sigma). Bu yüzden SLR makineniz için objektif satın almadan önce uyumluluğuna dikkat etmeniz gerekir

Odak uzaklığı

Bir objektifin odak uzaklığı, optik merkezi ile film yüzeyi arasındaki mesafenin milimetre cinsinden değeridir. Genelde objektifin sonsuza ayarlanmasıyla elde edilen bu değer, objektifin üzerinde yazılı olarak bulunur. 50 mm,70 mm, 100 mm gibi değerler bu mesafeyi gösterir.
Odak uzaklığı değeri arttıkça objektifin görüş açısı da azalır. Örneğin 50 mm bir objektif yaklaşık 46 derecelik bir görüş açısı verirken, 135 mm' lik bir objektif 18 derecelik bir görüş açısı verebilir (tüm bu değerler 35 mm formatı için geçerlidir).
35 mm formatında çekim yapan (24x36 mm) bir fotoğraf makinesinde insan gözü ile aynı görüş açısı yaklaşık olarak 50 mm ile sağlanır. Bu değerin altındaki objektifler 'ge-niş açı’ (kısa odaklı), üstündeki objektifler ise 'tele ya da zoom’ (uzun odak uzaklıklı) olarak tanımlanır.
Odak uzaklığı sabit olabildiği gibi değişken de olabilir. Sabit odak uzaklığına sahip olan objektifler, çok karmaşık yapıları olmadığı için net, parlak ve keskin görüntü verirler. Ayrıca fiyatları da uygundur. Bu sebeple özellikle profesyonellerin tercih ettiği sabit odaklı objektifler 50, 70, 100, 135 mm gibi değerlere sahip objektiflerden oluşur. Fakat bu tip objektifler kullanım sırasında hız gerektiren işlerde sorun çıkartabilirler. Örneğin makinenizin üzerinde 50 mm takılı iken geniş açıya ihtiyaç duyduğunuzda mevcut objektifi çıkarıp geniş açılı bir objektif (örneğin 18 mm) takmanız gerekir. Bu da hız gerektiren
durumlarda yavaşlığa sebep olur. Profesyoneller bu sorunu, üzerlerinde farklı objektif bulunan birkaç makine taşıyarak çözerler. Fakat bu yöntem de taşımanız gereken ağırlık anlamına geleceği için pek kullanışlı değildir. Değişken odaklı (zoom) objektiflerin üzerlerinde bulunan bir halka yardımı ile odak uzaklığı değiştirebilir ve bu sayede sanki birkaç objektife sahipmişsiniz gibi çekim yapabilirsiniz. Bu tip objektifler 35-70 mm, 80-200 mm gibi değerlere sahiptir ve bu iki değer arasındaki herhangi bir odak uzaklığını kullanmaya izin verirler. Bu objektifler yardımı ile tek bir objektif taşıyarak istediğiniz görüş açısında çekim yapabilir ve kadrajı (konumunuzu değiştirmeden) istediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Değişken odaklı objektifler, çok fazla sayıda mercekten oluştuğu için ışık geçirgenlikleri fazla değildir. Ayrıca diyafram açıklıkları da belli bir değerin altına inemez. Yine bu zoom objektiflerin fiyatları (özellikle diyafram açıklığı düşük olanların) oldukça yüksektir. Örneğin f2 diyaframa sahip 80-200 mm bir zoom objektifin 1000-1500 Dolar aralığında bir fiyata satılması herkesin bu tip bir ürüne sahip olmasını da engeller.

Diyafram

Fotoğraf makinesi genel olarak insan gözünden esinlenerek tasarlanan bir cihaz olduğu için objektiflerde kullanılan ve 'diyafram' adı verilen ışık kontrol sistemi de gözümüzdeki iris ile benzer mantıkla çalışıyor. Diyafram, objektif üzerinde bulunan ve sağa sola hareket edebilen bir bilezik yardımı ile açıp kapanabilen bir ışık sistemidir. Objektifin 'f' değeri olarak tanımlanan diyafram değeri aşağıdaki gibi rakamlardan oluşur:

1 - 1.4 - 2 - 2.8 - 4 - 5.6 - 8 - 11 - 16 - 22 – 32

Bu tabloda sola doğru geldikçe ışık geçirgenliği artar yani diyafram açılır, sağa doğru gittikçe de ışık geçirgenliği azalır yani diyafram kısılır. Bir objektifin fiyatını belirleyen en önemli etkenlerden biri de f değeridir. Bu değer ne kadar düşükse (örneğin f2 ya da 1.4 gibi) objektifin fiyatı da o ölçüde artar. Günümüz SLR fotoğraf makinelerinde kaliteli bir objektifin fiyatı çoğu zaman makinenin fiyatından daha pahalıdır.

Işık geçirgenliği

Objektiflerin en önemli özelliklerinden biri de ışık geçirgenliği olarak tanımlanan ışığı geçirme özellikleridir. Bir objektif ışığı ne kadar az kırarsa o kadar iyi ve kaliteli olarak tanımlanır. Yüksek kalitede optik mercekler de kullanılan objektiflere ışığı daha az kırması ve daha fazla geçirmesi için bazı işlemler uygulanır. Bu işlemlere örnek ise merceklerin özel maddelerle kaplanmasıdır. Bundaki amaç, optik hataların giderilmesi, yansımalar sonucu oluşan parlamaların (flare) azaltılması ve en yüksek verimin alınmasıdır.
Mercek sistemleri İlk tasarlandıklarında tek ya da 2-3 mercekten oluşan objektifler, gelişen teknolojinin de yardımı ile kabiliyetlerini ve mercek sayılarını artırmışlardır. Günümüz modern objektifleri 8-10 hatta 16 mercek sisteminin bir araya gelmesi ile çalışırlar.
Objektifler bu karmaşık yapıları sebebiyle yüksek teknolojiyi kullanan ürünlerin basında gelirler. Özellikle çok sayıda mercek kullanılması, fotoğrafı çekilecek cisimden yansıyan ışığın her bir mercekten geçerken azalmasına ve renk sapmalarına sebep olur. İste bunu engellemek için mercek sistemleri özel bir şekilde yerleştirilir. Ayrıca yüksek kalitede optik malzeme kullanılarak, olası sorunların önüne geçilmeye çalışılır.
Netleme
Objektiflerde netleme işlemi üzerlerinde bulunan netleme halkasının sağa ya da sola oynatılmasıyla yapılır. Bu halkanın üzerinde bulunan metre ve feet cinsinden uzaklığa bakarak tahmini konu mesafesi bulunabilir.
Netleme birçok objektifte manuel ya da otomatik olarak yapılabilir. Otomatik netleme daha çok bas-çek türündeki fotoğraf makinelerinde görülür. Ayrıca profesyonel makinelerin de otomatik netleme özelliği bulunmaktadır. Otomatik netlerine genelde deklarşöre yarım basılması ile yapılır. Manuel netleme içinse objektif ya da fotoğraf makinesi üzerinde bulunan netlik ayar düğmesini 'Manuel' konuma getirmek ve ardından el ile netlik yapmak gerekir. Otomatik netleme tek bir nokta üzerinden olabildiği gibi vizörden görünen farklı noktalara göre de yapılabilir. Ayrıca ileri düzey fotoğraf makinelerinde gözün baktığı yeri algılayıp oraya otomatik netlik yapan sistemler de bulunmaktadır.
İster manuel ister otomatik netlik ol-sun bu işlem, objektif içindeki merceklerin ileri ya da geri hareket ettirilmesiyle meydana gelir.

Objektif çeşitleri

35 mm fotoğraf makinelerinde kullanılan objektifler temel olarak dörde ayrılırlar. Bunlar normal, geniş açı, tele ve zoom olarak sınıflandırılabilirler. Her bir objektif çeşidinin avantajları olduğu gibi dezavantajları da bulunmaktadır.

1.    Normal objektifler: İnsan gözü ortalama 120 derecelik bir görüş açısına sahiptir. 35 mm forma- tındaki fotoğraf makinelerinde ise bu değer 50 mm'lik objektifin verdiği yaklaşık 50 derecelik açıya karşılık gelir. Bu objektifle çekilen bir görüntünün kağıda basıldığı zaman bir köseden diğer köseye kadar verdiği görüş açısı insan gözünün gördüğü açıya eşittir. Sabit bir odak uzaklığı bulunan 50 mm objektiflerin, çok fazla merceği bulunmadığı için keskinlik, parlaklık ve ışık geçirgenlikleri yüksektir. Fotoğrafçılığın hemen hemen bütün alanlarında kullanılan normal objektiflerin, geniş açılı ve tele objektifler gibi perspektif bozma etkisi yoktur. Öte yandan karmaşık bir yapıya sahip olmadıkları için fiyatları da uygundur.
Bu objektiflerin diyafram açıklıkları f2, f1.8 ya da f1.4 olabilir. Özellikle profesyonellerin tercihi olan bu objektifler, hafiflikleri, kullanışlı olmaları ve yüksek ışık geçirgenlikleri sebebiyle tercih edilir.
6x6 cm film kullanan orta formatlı makinelerde normal objektif 80 ya da 100 mm, 6x9 cm film kullanan makineler içinse normal objektif 105 mm'dir.

2.    Geniş açı objektifler: 35 mm formatındaki makineler için 50 mm'nin altında odak uzaklığına sahip objektiflerdir. Bu objektifler 35, 28, 20 ve hatta 15 mm değerlerine sahip olabilirler. Sabit odaklı olan geniş açılı objektifler, özellikle dar alanlarda yapılan çekimlerde kullanılırlar. Bu objektifler, alan derinliğinin geniş olmasına, yakın objelerin uzaktakilere göre daha büyük görünmesine ve perspektif bozulmalarına sebep olurlar. Özellikle odak uzaklığı küçüldükçe perspektif bozulmaları da artar.
Özel olarak 15 mm'nin altındaki geniş açılı objektiflere 'balık gözü' (fisheye) adı verilir. Yaklaşık 180 dereceye varan bir görüş açısı verebilen bu ojektifler, kenarlara doğru perspektif bozulmalarına sebep oldukları için özel durumlar dışında tercih edilmezler.
Geniş açılı objektiflerin kullanımında dikkat edilmesi gereken bazı noktalar bulunmaktadır: Bu tip objektiflerle çekim yapılırken konuya fazla yaklaşmamak gerekir. Çünkü oluşacak görüntü bozulmaları konunun çirkin görünmesine sebep olabilir. Öte yanda bu tip objektifleri sadece belli etkiler elde etmek için kullanmak gerekir.
En yaygın kullanılan geniş açılı objektif 28mm'dir. Bu objektif hem sağladığı alan derinliği hem de görüş açısı ile en iyi sonucu verir.
Ayrıca geniş açı olarak 24 mm ve 20 mm gibi objektifler de sıklıkla kullanılır.
Öte yandan 6x6 cm film kullanan fotoğraf makinelerinde 80 mm'nin, 10x15 cm film kullanan fotoğraf makinelerinde 105 mm'nin,
10x15 cm film kullanan fotoğraf makinelerinde de 150 mm odak uzaklığının altındaki objektifler geniş açılı olarak tanımlanır.

3.    Tele ve zoom objektifler: Konuyu uzaktan fotoğraflamak için kullanılan tele objektifler, 80-85 mm'den başlarlar ve 2000 mm'ye kadar uzanan geniş bir skaladaki odak uzaklığı değerlerine sahip olabilirler. Bu objektiflerin odak uzaklığı arttıkça görüş açıları azalır ve görüntüyü büyütme oranları artar. Fotoğrafçı bu tip bir objektifi kullandığında dürbünden bakıyormuş izlenimini elde eder. Alan derinliğini sınırladıkları için konunun zeminden ayrılmasını ve konu dışındaki alanların net- siz olmasını sağlayan tele objektifler, özellikle spor, doğa fotoğrafçılığı ve haber gibi alanlarda kullanılır.
Odak uzaklığının büyümesine bağlı olarak boyutları ve ağırlıkları artan bu objektiflerin 300 ya da 500 mm gibi değerlere sahip olanlarını taşımak oldukça zordur.
35 mm formatındaki fotoğraf makineleri için en yaygın olarak kullanılan tele objektifler 80 ila 200 mm arasında olanlarıdır. Bu değer arasında kalan tele objektiflerin büyüklükleri, ağırlıkları ve görüş açıları çok uygundur.
Öte yandan 300 mm ya da daha üzeri 
objektiflerde en küçük sarsıntıdan bile görüntü etkileneceği için sehpa ile beraber kullanmak gerekir. Bu tip objektiflerin görüş açısı çok küçüktür ve ağırlıkları sebebiyle sarsmadan tutmak için ek cihazlara (sehpa gibi) ihtiyaç vardır.
Tele objektifler, geniş açılı objektiflerin tam tersi bir etki oluşturur. Bu objektifler konuyu fotoğraflarken, alan derinliğinin azlığı sebebiyle arka planı netsizleştirirler. Ayrıca tele objektifler 'perspektif yığılması’ adı verilen arka plandaki görüntünün üst üste binerek derinliğin kaybolması olarak tanımlanan durumu oluşturur.
Ayrıca tele objektiflerin bir çeşidi de 'Aynalı Tele Objektifler’dir. Aynalı tele objektiflerde görüntü, merceklerin yanı sıra aynalar yardımıyla da oluşturulur. Bunun sonucu olarak çok küçük bir alanda daha büyük odak uzaklıkları elde edilebilir. Böylece normalde çok büyük ve ağır olması gereken bir objektif oldukça hafif üretilebilir. Aynalı tele objektifler normal tele objektiflere göre çok daha küçük ve hafiftir. Fakat sadece belli diyafram değerlerine (8 ya da 11) sahip olmaları, ışık geçirgenliklerinin azlığı ve konunun ışıklı bölgelerinde haleler meydana getirmesi bu objektiflerin dezavantajlarındandır.
Zoom ise değişen odaklı objektiflere verilen genel isimdir. Bu objektifler geniş açılı olabildikleri gibi (20-50 mm), tele objektifler gibi de olabilirler (80¬200 mm). Üzerlerinde bulunan bir halka yardımı ile odak uzaklıkları değiştirilebilen zoom objektifler, normal objektiflerden daha fazla sayıda mercek bulundurdukları için ışık geçirgenlikleri
biraz düşüktür. Ancak farklı odak uzaklıklarında objektif taşıma zorunluluğunu ortadan kaldırdıkları için çok pratik olan bu objektifler, özel¬likle basın sektöründe sıklıkla kullanılır. Ayrıca fotoğrafı çekilecek konunun çerçevelenmesinde sağladıkları kolaylık (ileri geri hareket etmeden zoom yardımı ile sağlanır) ve objektif değiştirme işlemine gerek duyulmaması zoom objektiflerin önemli avantajlarındandır. Tüm bu objektif çeşitleri dışında özel durumlar için tasarlanmış belli ürünler de vardır. Örneğin yakın çe-kimler için 'makro' ya da 'mikro' objektifler bulunduğu gibi perspektif bozulmalarını düzelten 'PC' (Perspective Control) objektifler de bulunur.

Konvertörler

Objektif ile fotoğraf makinesi arasına takılan ve odak uzaklığını azaltan veya artıran ek parçalara konvertör adı verilir. Bu parçalar ucuz oldukları için mevcut objektifi değiştirilmeden farklı odak uzaklıkları elde etmek için kullanılır. Küçük olmaları sebebiyle taşınması kolay olan konvertörler, film yüzeyine düsen ışık miktarını azalttıkları ve ışık kaybına sebep oldukları için dikkatli kullanılması gereken ürünlerdir.

Alan derinliği

Fotoğrafı çekilen bir nesnenin önünde ve arkasında belli bir alan net çıkar. Bu net çıkan bölgeye 'alan derinliği' adı verilir. Başka bir ifade ile belirtmek gerekirse bir fotoğrafta ön plandaki en net nokta ile arka plandaki en net nokta arasındaki uzaklıktır.
Alan derinliği temel olarak 3 etkene bağlıdır:

Diyafram: Diyafram açıklığı azaldıkça yani objektife giren ışık miktarı azaldıkça (f11, 16, 22 gibi) alan derinliği artar. Diyafram açıklığı artıkça (f2.8, 2, 1.4 gibi) alan derinliği azalır.
Odak uzaklığı: Objektifin odak uzak-lığı küçüldükçe yani görme açısı arttıkça alan derinliği de artar. Tele objektiflerin sağladığı alan derinliği geniş açılı objektiflere göre çok sınırlıdır.
Konuya uzaklık: Fotoğrafı çekilecek konu makineye ne kadar yakınsa alan derinliği de o kadar azdır. Eğer konu makineye uzaksa alan derinliği de artar.

Objektif bakımı

Bir fotoğraf makinesinin en hassas parçalarından olan objektiflerin bakımı da o oranda dikkatli yapılmalıdır. Özellikle optik parçalardan meydana gelmeleri, terden ve nemden bile etkilenmeleri sebebiyle özel bir ihtimam isteyen objektifler, makine ile beraber özel çantalarda saklanması gereken ürünlerdir. Objektiflerin en önemli düşmanları nem, toz ve kirdir. Onları korumanın en kolay ve etkili yolu ise bir objektifi satın alır almaz önüne takacağınız bir filtredir. Bu filtreyi seçerken ışık ve renk değerini değiştirmeyen türde olmasına (örneğin UV gibi) dikkat etmek gerekir.
Objektifleri dış etkenlerden korumak için özel olarak fotoğraf makineleri için üretilmiş çantalardan da faydalanılabilir. Ayrıca objektifi temizlemek için üretilmiş deve ya da samur kılından yapılan üflemeli fırçalar da kullanılabilir. Bu fırçalar, objektif yüzeyine yatay bir açı yapacak şekilde tutulmalı ve bu şekilde temizlik yapılmalıdır. Öte yandan yine objektif temizliği için özel solüsyon ve temizleme kağıtları da bulunmaktadır. Bunlar dışında objektiflere alkol, kolonya ya da benzeri maddeler sürmemek gerekir. Ayrıca objektifi çizilebilecek türde kumaşlarla da temizlik yapılmamalıdır.
Fotoğraf makineleri için hayati parçalardan biri olan objektifler, seçeneklerini artırmak, daha kaliteli sonuçlar almak ve düşüncelerini fotoğrafa aktarmak isteyen kullanıcıların önem vermesi gereken ürünlerdir.

Alıntı: Özgür ÇETİN – ocetin@ntvmsnbc.com


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder