SLR, bas-çek
ya da orta formatlı olsun fotoğraf makinelerimizin vazgeçilmez ve en önemli
parçalarından biri olan objektif, film (ya da dijital sensör) üzerinde görüntü
oluşturmaya yarayan mercek sistemleridir. Çekilen fotoğrafın görüntü kalitesini
doğrudan etkileyen bir fotoğraf makinesi parçası olan objektifin mutlaka
kaliteli olması gerekir. Kaliteli bir objektif sayesinde orta kaliteli ya da
kalitesiz bir fotoğraf makinesiyle bile iyi sonuç alabilirsiniz. Ancak tam
tersi bir durum mümkün değildir. Fotoğraf makinelerinin atası sayılabilecek
sistemlerin ilk tasarlandığı yıllarda bir kutu üzerinde iğne deliği
boyutlarında minik bir delik açılması ve bu delikten geçen görüntünün kutunun
iç yüzeyinde görüntü oluşturması ile meydana gelen objektifler, bugün karmaşık
ve yüksek teknoloji kullanan ürünler haline geldi. Objektifler, fotoğraflanacak
cisim ya da alan üzerinden yansıyan ışığın kontrollü bir şekilde film üzerine
yansıtma işlevini görürler. Kontrol mekanizmasına 'diyafram' adı verilir.
Diyafram (insan gözünden esinlendiği için) gözümüzdeki iris gibi çalışır ve
ışık miktarının denetlenmesini sağlar.
Genel özellikler
Birkaç
mercekten oluşan sistemlerin bir araya gelmesi ile oluşan objektifler,
üzerlerinde netlik ve diyafram ayarları bulunan ve film üzerinde görüntü
oluşturmaya yarayan fotoğraf makinesi parçalarıdır. Günümüz modern objektifleri
8-10 hatta 16 mercekten meydana gelen sistemlerden oluşmaktadır. Bazı
objektifler üzerinde, sarsıntıyı önlemek için sistemler bile bulunur. Yüksek
teknoloji kullanarak üretilen objektiflerin satış fiyatı çoğu zaman ortalama
bir fotoğraf makinesi fiyatından yüksektir. Ayrıca bazı objektiflerin üzerinde
alan
derinliği
tablosu da bulunur ve bu tablo kullanıcıya çekim sırasında yardımcı olur.
Bayonet ya da vida
Eski
objektifler, fotoğraf makinesinin gövdesine vidalı bir sistem yardımı ile döndürülerek
takılırken günümüz objektiflerinde bu sistem tamamen bırakılmış, yerine bayonet
adı verilen ve çeyrek tur atılarak gövdeye sabitlenen sistemler kullanılmaya
başlanmıştır. Bayonet sistemlerde diş atma ya da yanlış takma riski olmadığı
için oluşabilecek sorunlar en aza indirilmiştir. Ayrıca modern objektiflerin
fotoğraf makinesi ile bağlantısı da bayonet üzerindeki bağlantı noktaları ile
yapılmaktadır. Bu bağlantılar yardımı ile makine ile haberleşen objektif,
diyafram, netlik ve hatta sarsıntıyı engelleme sistemleri için bilgileri bu
özel bağlantı noktaları yardımı ile fotoğraf makinesine aktarır. Ayrıca
objektiflerin hemen hepsinde bulunan otomatik netleme sistemleri de objektif
içinde konumlandırılmıştır. Hatta bazı objektiflerde bulunan minik motorlar,
netleme gibi işlemlere yardımcı olmak üzere tasarlanmışlardır. Her marka
fotoğraf makinesinin ayrı bir bayonet sistemi bulunur ve bir markanın objektifi
diğer bir marka makineye uymaz. Örneğin Canon marka bir objektif Nikon marka
makineye takılamaz. Bununla beraber her marka için ayrı ayrı üretim yapan
firmalar da vardır (örneğin Sigma). Bu yüzden SLR makineniz için objektif satın
almadan önce uyumluluğuna dikkat etmeniz gerekir
Odak uzaklığı
Bir objektifin
odak uzaklığı, optik merkezi ile film yüzeyi arasındaki mesafenin milimetre
cinsinden değeridir. Genelde objektifin sonsuza ayarlanmasıyla elde edilen bu
değer, objektifin üzerinde yazılı olarak bulunur. 50 mm,70 mm, 100 mm gibi
değerler bu mesafeyi gösterir.
Odak uzaklığı
değeri arttıkça objektifin görüş açısı da azalır. Örneğin 50 mm bir objektif
yaklaşık 46 derecelik bir görüş açısı verirken, 135 mm' lik bir objektif 18
derecelik bir görüş açısı verebilir (tüm bu değerler 35 mm formatı için
geçerlidir).
35 mm
formatında çekim yapan (24x36 mm) bir fotoğraf makinesinde insan gözü ile aynı
görüş açısı yaklaşık olarak 50 mm ile sağlanır. Bu değerin altındaki
objektifler 'ge-niş açı’ (kısa odaklı), üstündeki objektifler ise 'tele ya da
zoom’ (uzun odak uzaklıklı) olarak tanımlanır.
Odak uzaklığı
sabit olabildiği gibi değişken de olabilir. Sabit odak uzaklığına sahip olan
objektifler, çok karmaşık yapıları olmadığı için net, parlak ve keskin görüntü
verirler. Ayrıca fiyatları da uygundur. Bu sebeple özellikle profesyonellerin
tercih ettiği sabit odaklı objektifler 50, 70, 100, 135 mm gibi değerlere sahip
objektiflerden oluşur. Fakat bu tip objektifler kullanım sırasında hız gerektiren
işlerde sorun çıkartabilirler. Örneğin makinenizin üzerinde 50 mm takılı iken
geniş açıya ihtiyaç duyduğunuzda mevcut objektifi çıkarıp geniş açılı bir
objektif (örneğin 18 mm) takmanız gerekir. Bu da hız gerektiren
durumlarda
yavaşlığa sebep olur. Profesyoneller bu sorunu, üzerlerinde farklı objektif
bulunan birkaç makine taşıyarak çözerler. Fakat bu yöntem de taşımanız gereken
ağırlık anlamına geleceği için pek kullanışlı değildir. Değişken odaklı (zoom)
objektiflerin üzerlerinde bulunan bir halka yardımı ile odak uzaklığı
değiştirebilir ve bu sayede sanki birkaç objektife sahipmişsiniz gibi çekim
yapabilirsiniz. Bu tip objektifler 35-70 mm, 80-200 mm gibi değerlere sahiptir
ve bu iki değer arasındaki herhangi bir odak uzaklığını kullanmaya izin
verirler. Bu objektifler yardımı ile tek bir objektif taşıyarak istediğiniz
görüş açısında çekim yapabilir ve kadrajı (konumunuzu değiştirmeden)
istediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz. Değişken odaklı objektifler, çok fazla sayıda
mercekten oluştuğu için ışık geçirgenlikleri fazla değildir. Ayrıca diyafram
açıklıkları da belli bir değerin altına inemez. Yine bu zoom objektiflerin
fiyatları (özellikle diyafram açıklığı düşük olanların) oldukça yüksektir.
Örneğin f2 diyaframa sahip 80-200 mm bir zoom objektifin 1000-1500 Dolar
aralığında bir fiyata satılması herkesin bu tip bir ürüne sahip olmasını da
engeller.
Diyafram
Fotoğraf
makinesi genel olarak insan gözünden esinlenerek tasarlanan bir cihaz olduğu
için objektiflerde kullanılan ve 'diyafram' adı verilen ışık kontrol sistemi de
gözümüzdeki iris ile benzer mantıkla çalışıyor. Diyafram, objektif üzerinde
bulunan ve sağa sola hareket edebilen bir bilezik yardımı ile açıp kapanabilen
bir ışık sistemidir. Objektifin 'f' değeri olarak tanımlanan diyafram değeri
aşağıdaki gibi rakamlardan oluşur:
1 - 1.4 - 2 -
2.8 - 4 - 5.6 - 8 - 11 - 16 - 22 – 32
Bu tabloda
sola doğru geldikçe ışık geçirgenliği artar yani diyafram açılır, sağa doğru
gittikçe de ışık geçirgenliği azalır yani diyafram kısılır. Bir objektifin fiyatını
belirleyen en önemli etkenlerden biri de f değeridir. Bu değer ne kadar düşükse
(örneğin f2 ya da 1.4 gibi) objektifin fiyatı da o ölçüde artar. Günümüz SLR
fotoğraf makinelerinde kaliteli bir objektifin fiyatı çoğu zaman makinenin
fiyatından daha pahalıdır.
Işık geçirgenliği
Objektiflerin
en önemli özelliklerinden biri de ışık geçirgenliği olarak tanımlanan ışığı
geçirme özellikleridir. Bir objektif ışığı ne kadar az kırarsa o kadar iyi ve
kaliteli olarak tanımlanır. Yüksek kalitede optik mercekler de kullanılan
objektiflere ışığı daha az kırması ve daha fazla geçirmesi için bazı işlemler
uygulanır. Bu işlemlere örnek ise merceklerin özel maddelerle kaplanmasıdır. Bundaki
amaç, optik hataların giderilmesi, yansımalar sonucu oluşan parlamaların
(flare) azaltılması ve en yüksek verimin alınmasıdır.
Mercek
sistemleri İlk tasarlandıklarında tek ya da 2-3 mercekten oluşan objektifler,
gelişen teknolojinin de yardımı ile kabiliyetlerini ve mercek sayılarını artırmışlardır.
Günümüz modern objektifleri 8-10 hatta 16 mercek sisteminin bir araya gelmesi
ile çalışırlar.
Objektifler
bu karmaşık yapıları sebebiyle yüksek teknolojiyi kullanan ürünlerin basında
gelirler. Özellikle çok sayıda mercek kullanılması, fotoğrafı çekilecek
cisimden yansıyan ışığın her bir mercekten geçerken azalmasına ve renk
sapmalarına sebep olur. İste bunu engellemek için mercek sistemleri özel bir
şekilde yerleştirilir. Ayrıca yüksek kalitede optik malzeme kullanılarak, olası
sorunların önüne geçilmeye çalışılır.
Netleme
Objektiflerde
netleme işlemi üzerlerinde bulunan netleme halkasının sağa ya da sola
oynatılmasıyla yapılır. Bu halkanın üzerinde bulunan metre ve feet cinsinden
uzaklığa bakarak tahmini konu mesafesi bulunabilir.
Netleme
birçok objektifte manuel ya da otomatik olarak yapılabilir. Otomatik netleme
daha çok bas-çek türündeki fotoğraf makinelerinde görülür. Ayrıca profesyonel
makinelerin de otomatik netleme özelliği bulunmaktadır. Otomatik netlerine
genelde deklarşöre yarım basılması ile yapılır. Manuel netleme içinse objektif
ya da fotoğraf makinesi üzerinde bulunan netlik ayar düğmesini 'Manuel' konuma
getirmek ve ardından el ile netlik yapmak gerekir. Otomatik netleme tek bir
nokta üzerinden olabildiği gibi vizörden görünen farklı noktalara göre de
yapılabilir. Ayrıca ileri düzey fotoğraf makinelerinde gözün baktığı yeri algılayıp
oraya otomatik netlik yapan sistemler de bulunmaktadır.
İster manuel
ister otomatik netlik ol-sun bu işlem, objektif içindeki merceklerin ileri ya
da geri hareket ettirilmesiyle meydana gelir.
Objektif çeşitleri
35 mm
fotoğraf makinelerinde kullanılan objektifler temel olarak dörde ayrılırlar.
Bunlar normal, geniş açı, tele ve zoom olarak sınıflandırılabilirler. Her bir
objektif çeşidinin avantajları olduğu gibi dezavantajları da bulunmaktadır.
1. Normal
objektifler: İnsan gözü
ortalama 120 derecelik bir görüş açısına sahiptir. 35 mm forma- tındaki
fotoğraf makinelerinde ise bu değer 50 mm'lik objektifin verdiği yaklaşık 50
derecelik açıya karşılık gelir. Bu objektifle çekilen bir görüntünün kağıda
basıldığı zaman bir köseden diğer köseye kadar verdiği görüş açısı insan
gözünün gördüğü açıya eşittir. Sabit bir odak uzaklığı bulunan 50 mm objektiflerin,
çok fazla merceği bulunmadığı için keskinlik, parlaklık ve ışık geçirgenlikleri
yüksektir. Fotoğrafçılığın hemen hemen bütün alanlarında kullanılan normal
objektiflerin, geniş açılı ve tele objektifler gibi perspektif bozma etkisi
yoktur. Öte yandan karmaşık bir yapıya sahip olmadıkları için fiyatları da
uygundur.
Bu
objektiflerin diyafram açıklıkları f2, f1.8 ya da f1.4 olabilir. Özellikle
profesyonellerin tercihi olan bu objektifler, hafiflikleri, kullanışlı olmaları
ve yüksek ışık geçirgenlikleri sebebiyle tercih edilir.
6x6 cm film
kullanan orta formatlı makinelerde normal objektif 80 ya da 100 mm, 6x9 cm film
kullanan makineler içinse normal objektif 105 mm'dir.
2. Geniş
açı objektifler: 35 mm
formatındaki makineler için 50 mm'nin altında odak uzaklığına sahip
objektiflerdir. Bu objektifler 35, 28, 20 ve hatta 15 mm değerlerine sahip olabilirler.
Sabit odaklı olan geniş açılı objektifler, özellikle dar alanlarda yapılan
çekimlerde kullanılırlar. Bu objektifler, alan derinliğinin geniş olmasına,
yakın objelerin uzaktakilere göre daha büyük görünmesine ve perspektif bozulmalarına
sebep olurlar. Özellikle odak uzaklığı küçüldükçe perspektif bozulmaları da
artar.
Özel olarak
15 mm'nin altındaki geniş açılı objektiflere 'balık gözü' (fisheye) adı
verilir. Yaklaşık 180 dereceye varan bir görüş açısı verebilen bu ojektifler,
kenarlara doğru perspektif bozulmalarına sebep oldukları için özel durumlar
dışında tercih edilmezler.
Geniş açılı
objektiflerin kullanımında dikkat edilmesi gereken bazı noktalar bulunmaktadır:
Bu tip objektiflerle çekim yapılırken konuya fazla yaklaşmamak gerekir. Çünkü
oluşacak görüntü bozulmaları konunun çirkin görünmesine sebep olabilir. Öte
yanda bu tip objektifleri sadece belli etkiler elde etmek için kullanmak
gerekir.
En yaygın
kullanılan geniş açılı objektif 28mm'dir. Bu objektif hem sağladığı alan
derinliği hem de görüş açısı ile en iyi sonucu verir.
Ayrıca geniş
açı olarak 24 mm ve 20 mm gibi objektifler de sıklıkla kullanılır.
Öte yandan
6x6 cm film kullanan fotoğraf makinelerinde 80 mm'nin, 10x15 cm film kullanan
fotoğraf makinelerinde 105 mm'nin,
10x15 cm film
kullanan fotoğraf makinelerinde de 150 mm odak uzaklığının altındaki
objektifler geniş açılı olarak tanımlanır.
3. Tele
ve zoom objektifler: Konuyu
uzaktan fotoğraflamak için kullanılan tele objektifler, 80-85 mm'den başlarlar
ve 2000 mm'ye kadar uzanan geniş bir skaladaki odak uzaklığı değerlerine sahip
olabilirler. Bu objektiflerin odak uzaklığı arttıkça görüş açıları azalır ve
görüntüyü büyütme oranları artar. Fotoğrafçı bu tip bir objektifi kullandığında
dürbünden bakıyormuş izlenimini elde eder. Alan derinliğini sınırladıkları için
konunun zeminden ayrılmasını ve konu dışındaki alanların net- siz olmasını
sağlayan tele objektifler, özellikle spor, doğa fotoğrafçılığı ve haber gibi
alanlarda kullanılır.
Odak uzaklığının
büyümesine bağlı olarak boyutları ve ağırlıkları artan bu objektiflerin 300 ya
da 500 mm gibi değerlere sahip olanlarını taşımak oldukça zordur.
35 mm
formatındaki fotoğraf makineleri için en yaygın olarak kullanılan tele
objektifler 80 ila 200 mm arasında olanlarıdır. Bu değer arasında kalan tele
objektiflerin büyüklükleri, ağırlıkları ve görüş açıları çok uygundur.
Öte yandan
300 mm ya da daha üzeri
objektiflerde
en küçük sarsıntıdan bile görüntü etkileneceği için sehpa ile beraber kullanmak
gerekir. Bu tip objektiflerin görüş açısı çok küçüktür ve ağırlıkları sebebiyle
sarsmadan tutmak için ek cihazlara (sehpa gibi) ihtiyaç vardır.
Tele
objektifler, geniş açılı objektiflerin tam tersi bir etki oluşturur. Bu objektifler
konuyu fotoğraflarken, alan derinliğinin azlığı sebebiyle arka planı
netsizleştirirler. Ayrıca tele objektifler 'perspektif yığılması’ adı verilen
arka plandaki görüntünün üst üste binerek derinliğin kaybolması olarak tanımlanan
durumu oluşturur.
Ayrıca tele
objektiflerin bir çeşidi de 'Aynalı Tele Objektifler’dir. Aynalı tele
objektiflerde görüntü, merceklerin yanı sıra aynalar yardımıyla da oluşturulur.
Bunun sonucu olarak çok küçük bir alanda daha büyük odak uzaklıkları elde edilebilir.
Böylece normalde çok büyük ve ağır olması gereken bir objektif oldukça hafif
üretilebilir. Aynalı tele objektifler normal tele objektiflere göre çok daha
küçük ve hafiftir. Fakat sadece belli diyafram değerlerine (8 ya da 11) sahip
olmaları, ışık geçirgenliklerinin azlığı ve konunun ışıklı bölgelerinde haleler
meydana getirmesi bu objektiflerin dezavantajlarındandır.
Zoom ise
değişen odaklı objektiflere verilen genel isimdir. Bu objektifler geniş açılı
olabildikleri gibi (20-50 mm), tele objektifler gibi de olabilirler (80¬200 mm).
Üzerlerinde bulunan bir halka yardımı ile odak uzaklıkları değiştirilebilen
zoom objektifler, normal objektiflerden daha fazla sayıda mercek
bulundurdukları için ışık geçirgenlikleri
biraz düşüktür.
Ancak farklı odak uzaklıklarında objektif taşıma zorunluluğunu ortadan
kaldırdıkları için çok pratik olan bu objektifler, özel¬likle basın sektöründe
sıklıkla kullanılır. Ayrıca fotoğrafı çekilecek konunun çerçevelenmesinde
sağladıkları kolaylık (ileri geri hareket etmeden zoom yardımı ile sağlanır) ve
objektif değiştirme işlemine gerek duyulmaması zoom objektiflerin önemli
avantajlarındandır. Tüm bu objektif çeşitleri dışında özel durumlar için
tasarlanmış belli ürünler de vardır. Örneğin yakın çe-kimler için 'makro' ya da
'mikro' objektifler bulunduğu gibi perspektif bozulmalarını düzelten 'PC'
(Perspective Control) objektifler de bulunur.
Konvertörler
Objektif ile
fotoğraf makinesi arasına takılan ve odak uzaklığını azaltan veya artıran ek
parçalara konvertör adı verilir. Bu parçalar ucuz oldukları için mevcut
objektifi değiştirilmeden farklı odak uzaklıkları elde etmek için kullanılır.
Küçük olmaları sebebiyle taşınması kolay olan konvertörler, film yüzeyine düsen
ışık miktarını azalttıkları ve ışık kaybına sebep oldukları için dikkatli
kullanılması gereken ürünlerdir.
Alan derinliği
Fotoğrafı
çekilen bir nesnenin önünde ve arkasında belli bir alan net çıkar. Bu net çıkan
bölgeye 'alan derinliği' adı verilir. Başka bir ifade ile belirtmek gerekirse
bir fotoğrafta ön plandaki en net nokta ile arka plandaki en net nokta
arasındaki uzaklıktır.
Alan
derinliği temel olarak 3 etkene bağlıdır:
Diyafram: Diyafram açıklığı azaldıkça yani objektife
giren ışık miktarı azaldıkça (f11, 16, 22 gibi) alan derinliği artar. Diyafram
açıklığı artıkça (f2.8, 2, 1.4 gibi) alan derinliği azalır.
Odak uzaklığı: Objektifin odak uzak-lığı küçüldükçe
yani görme açısı arttıkça alan derinliği de artar. Tele objektiflerin sağladığı
alan derinliği geniş açılı objektiflere göre çok sınırlıdır.
Konuya uzaklık: Fotoğrafı çekilecek konu makineye ne
kadar yakınsa alan derinliği de o kadar azdır. Eğer konu makineye uzaksa alan
derinliği de artar.
Objektif bakımı
Bir fotoğraf
makinesinin en hassas parçalarından olan objektiflerin bakımı da o oranda
dikkatli yapılmalıdır. Özellikle optik parçalardan meydana gelmeleri, terden ve
nemden bile etkilenmeleri sebebiyle özel bir ihtimam isteyen objektifler,
makine ile beraber özel çantalarda saklanması gereken ürünlerdir. Objektiflerin
en önemli düşmanları nem, toz ve kirdir. Onları korumanın en kolay ve etkili
yolu ise bir objektifi satın alır almaz önüne takacağınız bir filtredir. Bu
filtreyi seçerken ışık ve renk değerini değiştirmeyen türde olmasına (örneğin
UV gibi) dikkat etmek gerekir.
Objektifleri
dış etkenlerden korumak için özel olarak fotoğraf makineleri için üretilmiş
çantalardan da faydalanılabilir. Ayrıca objektifi temizlemek için üretilmiş deve
ya da samur kılından yapılan üflemeli fırçalar da kullanılabilir. Bu fırçalar,
objektif yüzeyine yatay bir açı yapacak şekilde tutulmalı ve bu şekilde
temizlik yapılmalıdır. Öte yandan yine objektif temizliği için özel solüsyon ve
temizleme kağıtları da bulunmaktadır. Bunlar dışında objektiflere alkol, kolonya
ya da benzeri maddeler sürmemek gerekir. Ayrıca objektifi çizilebilecek türde
kumaşlarla da temizlik yapılmamalıdır.
Fotoğraf
makineleri için hayati parçalardan biri olan objektifler, seçeneklerini
artırmak, daha kaliteli sonuçlar almak ve düşüncelerini fotoğrafa aktarmak isteyen
kullanıcıların önem vermesi gereken ürünlerdir.
Alıntı: Özgür
ÇETİN – ocetin@ntvmsnbc.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder